English | Turkish | |
---|---|---|
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | fair trade n. | adil ticaret |
Trade/Economic | fair trade n. | dürüst ticaret |
Trade/Economic | fair trade n. | işçi haklarına saygılı ve çevresel zararı en aza indirgeyen adil ve dürüst ticaret |
Trade/Economic | fair trade n. | gelişmekte olan ülkelerde ürünü garanti edilen fiyata doğrudan üreticiden satın alarak üreticiye fayda sağlama |
Trade/Economic | fair trade n. | adil ticaret anlaşması çerçevesinde yapılan alım satım |
Trade/Economic | fair trade v. | (malı) adil ticaret anlaşması çerçevesinde pazarlamak |
English | Turkish | |
---|---|---|
Speaking | ||
Speaking | it just doesn't seem like a fair trade expr. | pek de adil bir alışveriş değil bu |
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | fair trade certification n. | adil ticaret sertifikasyonu |
Trade/Economic | trade fair n. | ticaret fuarı |
Trade/Economic | trade fair n. | ticari fuar |
Trade/Economic | trade fair centre n. | ticaret fuarı merkezi |
Trade/Economic | trade fair center n. | ticaret fuarı merkezi |
Trade/Economic | fair-trade agreement n. | ürünün belirlenen fiyatın altında satılmayacağı yönünde üretici ile perakendeci arasında imzalanan anlaşma |
Trade/Economic | fair-trade adj. | satıcının belirli markalara ait ürünleri üreticinin belirlediği minimum fiyatın altında satmasını yasaklayan anlaşmaya dair |
Trade/Economic | fair-trade adj. | adil ücretler alan üreticilerin ürettiği |
Law | ||
Law | fair-trade act [us] n. | ürünler için minimum perakende fiyatı belirlemelerine izin vererek üreticileri korumayı amaçlayan eski bir eyalet yasası |